İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Kamuoyunda İslam iktisadı algısı nasıldır?

Yeni Şafak gazetesinden Erdal Tanas Karagöl, geçtiğimiz hafta sonu düzenlenen “Kamuoyunda İslam iktisadı algısı” çalıştayını kaleme aldı. İşte o yazı:

“Bu hafta sonu, İLKE Derneği bünyesindeki İslam İktisadı Araştırmaları Merkezi (İKAM) ve İstanbul Üniversitesi İslam İktisadı ve Finansı Uygulama ve Araştırma Merkezi (İSİFAM)tarafından “Kamuoyunda İslam İktisadı Algısı” Çalıştayı düzenlendi.

Bu çalıştaya İslam iktisadı üzerinde çalışmalar yapan iktisatçılar katıldı ve yapılan araştırmaların sonuçları paylaşıldı. Bugün, çalıştayda sunulan iki araştırmanın ilginç sonuçlarını paylaşacağım.

İlk araştırma, Milli Savunma Üniversitesi’nden Prof. Dr. Fatih Savaşan ve Sakarya Üniversitesi’nden Doç. Dr. Fatih Yardımcıoğlu tarafından 1165’i öğrenci olmak üzere 2300 kişi ile yapılan “Kamuoyunda İslam İktisadı ve Finansı Farkındalığı ve Algısı”.

Peki, bu araştırmada neler çıktı?

KATILIM BANKALARI BİLİNMİYOR

Araştırmaya göre halkın yüzde 35,1’i; öğrencilerin ise yüzde 48,8’i İslam ekonomisi kavramından haberdar değil. İlginç olanı da halkın yüzde 20,9; öğrencilerin ise yüzde 33,2’sinin var olan ve bankacılık sistemi içerisinde yer alan “katılım bankacılığı” ifadesini hiç duymadığını ifade ediyor olması.

Araştırmada “Sizce Türkiye’de günümüzde İslami usullere göre faaliyette bulunan banka var mıdır?” sorusuna halkın yüzde 21,7’si; öğrencilerin ise yüzde 17,1’i evet cevabını veriyor.

Katılım bankalarının kamuoyunda bilinirliğinin az olduğu görülen araştırmada kamuya ait katılım bankalarının ise neredeyse hiç bilinmediği kaydediliyor. Açık bir şekilde görülmektedir ki kamuya ait katılım bankaları yeni olsa da bu alanda  kendilerini anlatmaya  ihtiyaçları var.

Araştırmaya göre halkın yüzde 35,9’u, öğrencilerin ise yüzde 36,9’u katılım bankalarının geleneksel bankalardan helal haram noktasından ayrıldığı görüşünde. Dolayısıyla katılım bankalarının büyümesi ve  bankacılık sistemi içindeki yüzde 5 düzeyinde olan paylarının artırmaları için kendilerini daha çok anlatmaları gerekiyor.

İSLAM EKONOMİSİ SORUNLARI ÇÖZER Mİ?

Araştırmada İslam iktisadının önemli unsurlarından faiz ve kar mevzusunun yeterince anlaşılmadığı ortaya çıkıyor.

“Sizce bankacılık sektöründe katılım bankaları (faizsiz bankacılık) olmalı mı?” şeklindeki soruya halkın yüzde 70,2; öğrencilerin ise yüzde 69,4’ü evet cevabını veriyor. Bu cevaplar faizsiz bankacılığa ne kadar ihtiyaç olduğunu gösteriyor.

İslam iktisadının uygulanması halinde işçi haklarının daha iyi, ücretlerinse daha yüksek olacağını düşünenlerin hem öğrencilerde hem de halkta yüzde 15’in altında olması nedeniyle İslam iktisadının içerik ve uygulamalarının kamuoyunda yeterince bilinmediği anlaşılıyor. Dolayısıyla kamuoyunu doğru bir şekilde bilgilendirici çalışmalar yapılması gerekiyor.

Bu çabalar konvansiyonel iktisadi düşünce alanındaki krizler nedeniyle İslami iktisadın krizlere yeni bir alternatif olması açısından önemli.

MEDYADA İSLAM İKTİSADI ALGISI

Diğer bir araştırma ise İstanbul Üniversitesi’nden Doç. Dr. Necmettin Kızılkaya ve Yasemin Meriç tarafından yapılan medyadaki İslam iktisadı algısı.

Gazetelerin haber başlıklarına göre yapılan incelemede, İslam ekonomisi haberlerinde 2012 -2017 arası sürekli yükseliş trendi var ancak 2017 de kısmi düşüş gözleniyor.

Yeni Şafak, Sabah, Milliyet, Hürriyet ve Cumhuriyet gazeteleri üzerinden yapılan araştırmaya göre İslami finans ile ilgili en çok haber Yeni Şafak’ta yer alıyor. Bu konuda en çok yazı yazan köşe yazarları Hayrettin Karaman, Faruk Beşer, Şeref Oğuz, Güngör Uras ve bendeniz. Ama yazılan yazılar maalesef çok az.

2012-2017 arasında bu gazetelerde İslam ekonomisi ile ilgili yayınların sadece yüzde 9’u köşe yazarlarından oluşuyor. Çıkan haberlerin ise önemli bir kısmının şube açılışı ile hükümet yetkililerinin açıklamalarından oluşması dikkat çekiyor.

Öte yandan kamunun katılım bankacılığı pazarına atıldığı dönemde İslam ekonomisi ve finansı ile ilgili haberlerin arttığı gözlenirken, İslam ekonomisi kavramlarından en çok “Sukuk” haberleri öne çıktığı görülmektedir.

KATILIM BANKALARI KENDİSİNİ İSLAM İKTİSADI İLE TANITMIYOR

Araştırmanın çarpıcı sonuçlarından birisi de bir yandan İslam ekonomisi ile ilgili haberlerin sayısı artarken katılım bankalarının kendisini İslam ekonomisine ait kavramlarla tanıtmaması.

Kuveyt Türk kendisini “teknoloji, inovasyon, sağlam bankacılık, müşteri güveni, ar-ge, yenilikçi, KOBİ”; Albaraka, “Türkiye’nin ilk katılım bankası, katılım bankacılığı öncüsü ve lideri”; Türkiye Finans “Tüketici, müşteri memnuniyeti, yenilikçi” olarak tanımlıyor.

Vakıf Katılım, “ecdat yadigarı, fakir fukaranın yüzü gülecek, vakıf kültürü, Anadolu, kamu bankası olmanın gücü güveni, milli ekonomiye destek”; Ziraat Katılım ise “paylaşım, ülkeye hizmet, kamu gücü, tarım sektörü” gibi kavramları ve ifadeleri kullanıyor.

Sonuç olarak Türkiye İslami Finans Merkezi olacaksa,hem faizsiz bankacılık hem İslam iktisadı algısı konusunda yeni bir   yol haritasına ihtiyaç olduğu açık.”

Kaynak: http://www.yenisafak.com/yazarlar/erdaltanaskaragol/kamuoyunda-ve-medyada-islm-iktisadi-ve-finansi-algisi-nasildir-2041163

İlk yorum yapan siz olun

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir